Saat 21:00 da Karamürsel URSTUR TRAVEL önünden hareket edilecektir.

Keyifli bir gece yolculuğumuzun ardından URSTUR TRAVEL ikramı olan sabah kahvaltımızı  gezimizin ilk durağı olan Amasya’ da alıyoruz. Kahvaltımızı aldıktan sonra Osmanlı devletinin arka bahçelerinden olan ve Yeşilırmak’ın şekillendirdiği bu güzel şehirde Ferhat’ ın Şirin için dağları deldiğini bilmek yetmek diyoruz ve bu aşka tanıklık etmek üzere Ferhat ile Şirin Su Kanalı’nı ziyaret ediyoruz. Bu aşk hikayesini bir de rehberimizden dinledikten sonra 1925 yılında Sultan 2. Beyazıd Külliyesi’nin bir olan, medrese binasının iki odasından toplanan az sayıda arkeolojik eserler ile İslami Devir mumyalarının bir araya getirilmesi sonucu kurulan Amasya Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Osmanlı Devleti zamanında devletin başına geçerek Şehzadelik yapan devlet büyüklerinin eğitim gördüğü şehzadeler şehri Amasya’ da Şehzadelerin büstleri görebileceğimiz Şehzadeler Parkı’nın içinde keyifli bir yürüyüş yapıyoruz. Ardından Helenistik dönemde Amasya’yı başkent olarak kullanan Pontus Krallarına ait Kral Kaya Mezarlarına geçiyoruz. Yalıboyu evlerinin arasında yaptığımız yürüyüş sırasında adını burada uzun süre oturan Hazeran Hanım’ dan alan, dört eyvanlı, orta sofalı planı ile Osmanlı Dönemi yöresel sivil mimari eserlerin özelliklerini yansıtan en güzel yapılardan biri olan Hazeranlar Konağı’na geçiyoruz. Burada tarihi hikayeleri rehberimizden dinledikten sonra öğle yemeğimizi(ekstra) alıyoruz ve Samsun’ a doğru yola çıkıyoruz. Samsun’ un simgelerinden biri sayılan, Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’ a ilk çıktığı noktaya dikilmiş ve Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcını sayılan o anı simgeleyen Samsun Onur Anıtı’nı görmeden geçmiyoruz. Zengin ürün çeşitliliğine ev sahipliği yapan alışveriş yapabileceğimiz Yabancılar Çarşısı’na gidiyoruz. Burada vereceğimiz serbest zaman ardından Ulu Önder Atatürk’e ait eşyalarla zenginleştirilen ve 18 silah arkadaşının balmumu heykelleri bulunan Samsun Gazi Müzesi’nde nostaljinin tadına varıyoruz. Bir sonra ki durağımız bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’ne giden yolda çok önemli bir görev yapan; Mustafa Kemal Paşa’ yı Samsun’ a getiren Bandırma Vapuru’nu ziyaret ediyoruz ve akşam yemeği ve konaklama için Ordu’da bulunan otelimize geçiyoruz.

Sabah kahvaltımızı otelde aldıktan sonra ülkemizin dört bir yanında bulunan doğal güzellikler gün yüzüne çıkmaya devam ederken bunlardan biri olan Kuzalan Şelalesi’nin güzelliği karşısında kayıtsız kalamayarak buraya ziyaretimizi yapıyoruz. Burada turkuaz rengiyle herkesi büyüleyen Mavi Gölü’ de gördükten sonra Akçaabat’a doğru devam ediyoruz. Akçaabat’ta vereceğimiz serbest zamanda öğle yemeğimizi(ekstra) alıyoruz. Ardından el yapımı Sürmene bıçaklarının ustalarının maharetli ellerinden nasıl çıktığına atölyelerinde şahitlik ediyoruz. Bir yayla köyü olan eşsiz manzarasıyla son dönemde yabancıların da akın ettiği doğal güzellikleriyle bizleri cezbedecek Uzungöl’ e varıyoruz. Burada rehberimizin anlatımlarıyla tertemiz havanın tadını doyasıya çıkarıyoruz. Sonrasında konaklama ve akşam yemeği için otelimize hareket ediyoruz.

Sabah kahvaltımızı otelde aldıktan sonra Uzungöl’ e hakim bir yerde bulutların üzerinde bulunan Karaster Yaylası’na (ekstra) çıkıyoruz (Bu turumuz hava şartlarının uygun olması halinde yapılacaktır).  Burada yeşilin her tonunu bizlere sunan yaylada tertemiz havaya doyarak ziyaretimizi gerçekleştirip geçmişte Rize’ de en yaygın el sanatı olan el dokumacılığı ile ünlü Rize Bezi Dokuma Atölyelerinden birinde vereceğimiz kısa bir alışveriş molası sonrasında, Karadeniz’e büyük bir coşkuyla dökülen Fırtına Deresi’ ne geçiyoruz. Burada vereceğimiz serbest zamanda da öğle yemeğimizi(ekstra) alıyoruz. Verilen serbest  zamanda dileyen misafirlerimiz keyifli yürüyüş yaparken dileyen misafirlerimiz ise bölgede yaygın olarak yapılan adrenalin dolu etkinliklerden biri olan Zippline(ekstra ) yapabilirler. Çam ormanlarıyla kaplı yayların şahı Ayder Yaylası’na gitmek üzere yola çıkıyoruz. Kalegon düzünde Gelintülü Şelalesi’ni fotoğraflamak ve muhteşem havayı solumak için aracımızdan iniyoruz. Ayder Yaylası’nda vereceğimiz serbest Ardından Ayder’ de bulunan otelimize akşam yemeği ve konaklama için geçiyoruz.

Sabah otelde kahvaltımızı aldıktan sonra ‘’Sevdaluk’’ dizisinin çekildiği Şenyuva Köyü’nde Çinçiva Köprüsü’nde kısa bir fotoğraf molası veriyoruz. Ardından Türkiye’nin en görkemli kalelerinden biri olan, yeşilliklerin içinde insan eliyle yapılmış, doğanın bir parçası hatta sanki ev sahibi gibi Karadeniz deyince aklımıza ilk gelenlerden biri olan Zilkale’yi daha yakından tanıma fırsatı buluyoruz. Yapım tarihi tam olarak bilinmese de 14 yy. yapısı olan kale, sarp dev bir kaya üzerinde kurulmuş. Fırtına deresinin çevrelediği bu kale dereden 100 mt yükseklikte bulunuyor. Kalenin kemerli pencereleri ve mangal delikleri kaleye gizemli hava katıyor. Buradaki ziyaretimizin ardından yeşil renkler arasında beyaz ve ince bir örtü gibi serilen Karadeniz’in benzersiz doğasının önemli parçalarından olan Palavit’e (ekstra) varıyoruz. Karadeniz liman kentlerinden biri olan Sarp sınır kapısından geçiş işlemlerimizi tamamladıktan sonra Batum’ a hareket ediyoruz. Çoruh nehrini ve üzerinden eski Gonio Köprüsü’nü  görerek şehir merkezine devam ediyoruz. Batum’ da tarihi Orta Camii, Piazza Meydanı’nı, Piazza Saat Kulesi’ni, Avrupa Meydanı, Madea Heykeli, Poseidon Anıtı’nı, Tiyatro Binası’nı, Kafkasların Romeo ve Juliett’i  Ali ve Nino Heykeli’ni, Alfabe Kulesi’nin hikayelerini rehberimizden dinledikten sonra öğle yemeğimizi(ekstra ) alıyoruz. Ardından konaklama ve akşam yemeği için Hopa’da bulunan otelimize geçiyoruz.

Sabah otelimizde alacağımız kahvaltının ardından Karadeniz’ in başlıca geçim kaynağı olan çay bahçeleri arasında yer alan Çay Fabrikası’nı geziyoruz.  Burada çayın dalından koparılıp sofralarımızdaki ince belli bardaklarımıza gelene kadar tüm aşamalarına tanıklık ediyoruz. Ardından halk arasında ‘’Meryem Ana’’ adı ile anılan adını ‘’siyah’’ anlamına gelen ‘’melas’’ sözcüğünden alan Sümela Manastırı’na gidiyoruz. Bu ismin manastırın kurulduğu koyu renkli Karadağlar’dan geldiği düşünülmekte ise de Sümela kelimesi buradaki Meryem tasvirinin siyah rengine bağlanabilmektedir. İki rahip tarafından kurulmuş bu manastır Karadeniz’in en önemli simgelerinden biri haline gelmiştir. Ardından öğle yemeğimizi(ekstra) alıyoruz ve  Arapça Hamse (Beş) Köy’ den gelen  Hamsiköy’ü panaromik gördükten sonra meşhur sütlacının tadına bakıyoruz. Bir Rus işadamına ait olan ve sonrasında Trabzon halkı tarafından Atatürk’e hediye edilen Atatürk Köşkü’ne geçiyoruz. Bir el sanatı olan Telkâri ve Trabzon` da sadece beş ailenin yaptığı Kazaziye işlerini yapan ustaların marifetli ellerinde hazırlanan ürünleri görme fırsatı bulduktan sonra alışveriş için kısa bir zaman veriyoruz. Sonrasında Komnenos Krallığı döneminde 1238-65 yılları arasında yapılıp, batı cephesindeki Hristiyanlık tarihine ait freskleriyle birlikte Trabzon Ayasofya’yı  geziyoruz. ( Şuan restorasyonu devam etmekte olup, tamamlanması halinde gezilebilecektir.) Sonrasında akşam yemeği ve konaklama için otelimize geçiyoruz.

Otelimizde kahvaltımızı aldıktan sonra Pontus Hükümdarı Farnakes döneminde inşa edilen Giresun Kalesi ile Ulu Önderimiz Mustafa Kemal’ in alay muhafızı olan Topal Osman’ı mezarını ziyaret ediyoruz. . Ordu’ da kentin sembolü Boztepe’ ye teleferikle çıkma imkânı (ekstra) bulabileceğimiz teleferik parkta serbest zaman veriyoruz. Boztepe’ de Ordu’yu ayaklarımızın altında hissedeceğimiz bu yerde keyifli bir zamanın ardından öğle yemeğimizi(ekstra) alıyoruz.  Dünyanın en yağlı ve kaliteli fındıklarının üretildiği Giresun sınırında Fındık Fabrikası’ na geçiyoruz ve orada fındık ve fındık ürünleri alışverişlerimizi yaptıktan sonra Samsun’ a doğru yola çıkıyoruz. Akşam yemeği ve konaklama için otelimize geçiyoruz.

Otelimizde kahvaltımızı aldıktan sonra  Atakum (Matosyon), Bafra (Ba-Hura), Yakakent (Gümenez) – Gerze (Carusa) üzerinden Sinop’ a gitmek üzere yola çıkıyoruz. Kendiliğinden oluşan koy olma özelliğiyle dünyada eşi benzeri bulunmayan Hamsilos Koyu’na varıyoruz. Karadeniz’ in bu bakir kalmış sahil kentinde ilk olarak türkülere ve dizilere konu olan Tarihi Sinop Cezaevi’ni ziyaret ediyor ve Sabahattin Ali’nin Aldırma Gönül şiirini cezaevinin zindan ve koğuşlarını gezerken anımsıyoruz. Ardından İnsanın kendisine yeterli olması gerektiğini savunan ünlü düşünür Diyojen’ in heykelini görüyoruz. Ardından Yat Limanı’nı ve Sinop Kalesi’ ni gördükten sonra maket gemi yapımı kotracı dükkânlarını ve sadece Sinop’ ta bulabileceğiniz Boyabat ezmesini tadabileceğiniz bir serbest zamanın ardından öğle yemeğimizi Sinop’ un meşhur mantısıyla alıyoruz. Ardından dönüş yolumuza doğru hareket ediyoruz. Bir sonraki URSTUR TRAVEL organizasyonunda tekrardan sizlerle vedalaşmak üzere ayrılıyoruz.